Kendini Nasıl Tanırsın: Geri Sarsak?

Diyelim zamanı geri sardınız, neyi değiştirmek isterdiniz? Sizce bu değişim, bugününüzü nasıl değiştirirdi? Sizce geçmişe bu kadar takılı kalmak mantıklı mı? Yani geçmişe sık sık takılıp kalıyor musunuz? Özlem duyuyor musunuz ya da tersine düşündükçe canınımız sıkılıyor yoksa geçmişi tamamen geride bırakıp bugünün keyfini mi çıkarıyorsunuz?

Aslında amacımız son cümlede gizli. Tüm bu yüzleşmenin amacı; geçmişi yok saymadan, geçmişe takılıp kalmadan, bugünümüzde rastladıklarımızın referansıyla geçmişe gitmeden yaşamak. Yani vicdanın, aklın, gönlün hürriyeti.

Geçmişi değiştiremeyeceğinizi hatırlayıp, üzülüyor musunuz mesela? Bu gibi durumlar da, ne yapıyorsunuz?

Bu sefer kendi cevabımı yazıyorum:

Geçmişe takıldığım oluyor bazen. Keşkelerim fazla yok ama ne zaman canım sıkılsa, bir şeyler ters gitse verdiğim kararların sonucunu yaşadığımı düşünüyorum. İster istemez geçmişteki iyi anılarıma gidiyor kafam. Sonra da aklıma şu soru geliyor: o zaman gerçekten mutlu muydum, neden?

Evet, mutluydum farklı nedenler vardı. Peki mutsuz olduğum anlar? Yine aynı. O zaman mutlu olmayı da, olmamayı da ben seçmedim. Devamında olumsuzluklar yaşamayı ya da yaşamamayı da. Biraz irdeleyince farkettiğim şey şu oldu. Ne zaman beklentiyle bir işe girişsem, hiç beklediğim gibi olmadı. Çoğu zaman sıkılarak, zorlanarak, bazen her anını küfürle yaptığım bir şey beni hayal edemediğim bir mutluluğa götürürken; bazen de her anını planladığım, sonucunun iyi olacağını düşündüğüm şey beni olumsuzluklara sürükledi.

Hayatın bilinmezler bütünü olduğunu ve yaşadığım her anın bir tecrübe olduğunu kabullendiğim an; geçmişe takılmayı da bıraktım. Kabuslarım bittiği gibi; geçmişteki mutlu anlara olan özlemim de gitti. Bugünün fırsatlarına karşı daha açık hale geldim çünkü geçmişteki belirsizlik içindeki hep iyiyi seçme çabamın aslında birçok fırsatı kaçırmama neden olduğunu gördüm.

Auschwitz toplama kampından sağ olarak kurtulan psikolog Viktor Frankl’ın dediği gibi hayat bir film gibi. Başta ne olduğunu anlamazsınız, ancak film sonunda yaşadıklarınızın ne anlamını keşfedersiniz. Bu arada kitabı öneririm: Viktor Frankl- İnsanın Anlam Arayışı