Kendini Nasıl Tanırsın, Macera Başlasın!

Günümüz dünyasında kaybolmanız, stresli, yorgun ve bitkin hissetmeniz gayet normal. Vücudumuz bugünler için dizayn edilmiş değil. Muhtemelen evrimsel bilincimiz de, işleri daha da zorlaştırıyor. Çoğumuz günlük rutinler, tartışmalar, koşuşturmalar içinde sürüklenip gidiyoruz.

Photo by Priscilla Du Preez on Unsplash

Tüm bu depresyondan ve tükenmişlikten kurtulmanın en iyi yolu kendini iyi tanımak. Bu klişe bir söylem olsa da, etkili ve önemli bir söylem. Tabii ki, söylendiği kadar kolay değil. Bu ve bundan sonraki paylaşımlarda, size yardımcı olabilecek sorularla, kendinizi tanıma serüveninize yardımcı olmak istiyorum. Sonunda bunun başaracağımıza eminim.

‘Self-Discovery Journal’ isimli Marilyn Gillian’a ait kitap birçok anlamda bana yardımcı oldu. Daha çok kadınlar ve gençler için yazıldığı söylense de, herkese yardımcı olacağını düşünüyorum. Çünkü içerde çok güzel sorular var. Kendimize daha önce sormadığımız ya da kendi kendimize bile cevaplamaya çekindiğimiz sorular. Eğer bu soruları cevaplayabilirseniz, kendinizi tanıma, özgüven ve istekleriniz konusunda ne kadar yardımcı olacağını göreceksiniz.

Kitap her güne bir soru olacak şekilde hazırlanmış. Toplam 365 soru. Ben ise aradan seçtiğim soruları açıklamaya çalışacağım. Gerisi sizde…

Kendimi ne kadar iyi tanıtorum ve en büyük zayıflığım ne?

İlk soru oldukça zor aslında. Hayatımız bizi istemediğimiz yerlere itiyor. Kararlarımız, çevremizden etkileniyor ve günlük koşuşturmanın içinde sorumluluklar içinde boğulurken kendimizden ne kadar uzaklaştığımızı anlamıyoruz. İş, spor, uyku, aile derken kendimize zaman kalmıyor.

Hiç zamanın ne kadar hızlı aktığını, çocukken ise çok daha yavaş olduğunu düşündünüz mü? Bunun nedeni merak. Çocukken sürekli öğreniyoruz. Kendimizi ve çevremizi keşfediyoruz. Uzun bir yapılacak listemiz ve bizi gözlemleyen bir patron yok. Zorunluluklarımız az ve zamanımız kaliteli geçiyor. Şu an ise çocuken başkasına yaptırdığımız şeyleri kendimiz yaparken, üstüne birçok sorumluluk daha ekleniyor. Sonuç olarak zaman değerleniyor ama bir türlü yetmiyor ve kayboluyoruz.

Bundan kaçınmak için yapılacak tek şey var. Kendimize mümkün olduğunca zaman ayırmak. Aile de olsanız, çift de olsanız, tek başınıza geçirdiğiniz bir zaman, yalnız kalacabileceğiniz bir an olmalı. Ne yapıyorsunuz, ne yapmak istiyorsunuz, neleri başardınız, neler yapabilirsiniz üzerine düşüneceğiniz özel bir alan.

İkinci soru daha çok mulakat sorusu gibi. En zayıf yanım ne? Bunun cevabı ya kusursuz olduğunuz için zayıf yanınızın olmaması ya da kendinize güveninizi kaybettiğiniz için her şeyi kusurlu bulmanız. Benim yaklaşımım ise daha farklı. Şu an ne yapıyorum, ne yapmak istiyorum, beni isteklerimden alıkoyan ne? İşte tam da bu aradaki fark, zayıf noktanız.

İpucu: Uzunca bir liste yapın. Bugüne kadar neler istediniz, neler bşaardınız. Bundan sonra neler yapmak istiyorsunuz, neler başarabilirsiniz. İstekleriniz, yapabilecekleriniz, yapamayacaklarınız, planlarınız her şeyi yazın. Daha sonra bu istekleri kategorilere ayırın ve sıralayın. Öncelikli olanları, mümkün olanları ön plana çıkarın. Daha sonra da listeyi elemeye başlayın. Her bir kategoriyi en fazla 5 madde olacak şekilde küçültün. Bu şekilde zayıf yönlerinizi de daha iyi farkedeceksiniz.

Şimdilik hoşçakalın!

,

Comments

Leave a comment