Tag: Kültür

  • Yıkıcı Teknolojiler-8: Final

    Yıkıcı teknolojiler serisini sonunda bitiriyorum. Yıkıcı kelimesi her ne kadar kulağa olumsuz gelse de, anlamının ‘hayatımızı kökünden değiştiren’ olduğunu söylemiştim. Önceki örneklerin çoğunda, bu teknolojilerin faydalarının yanında birçok etik sorun barındırdığından bahsetmiştim. Şimdi ise biraz daha olumlu sonuç veren, hızlıca benimsediğimiz; kültürel dönüşüme öncelik eden teknolojilerle ilgili yazacağım. Tarih boyunca teknoloji hayatımızı birçok yönden değiştirdi.…

  • Telefon

    Çevirmeli telefonları hatırlar mısınız? Numaraya rehberden bakar ya da ezberimizden girerdik. Bilmem kaç tane sayıyı arka arkaya sıralardık. Telefon sabitti. Yakalayamazsan, kim aradığını bilmezdin. Bazen koşar açardık, bazen boş ver çalsın derdik. Photo by Muhammed ÖÇAL on Unsplash Cep telefonu gelmesiyle, işler değişti. Telefon vücudumuzun bir parçası oldu. Artık koşmamız gerekmiyor, arayanı geri arayabiliyoruz, kişinin uygun…

  • Yeni Dünya ve Demokrasinin Çöküşü

    Sanırım dünyanın her yerinde aynı. İnsanlar, iki kutba bölündü. Dünyanın en güçlü demokrasileri bile, sandıklara sahip çıkın seviyesine düştü. Dmokrasiye katılım, oy kullanan sayısıyla ölçülmeye başlandı. Bir kutup; sosyal olarak duyarlı, dünyanın iyi bir yer olması için çabalayan, her bireyin temsili için uğraşan ama bu uğurda iyi ya da kötü ayrı yapmadan; sihirli sözcükleri söyleyen…

  • Kendini Nasıl Tanırsın: Para Para Para

    Engeller, zorluklar, sürekli gelişim kısmını bitirdik. Bundan sonraki birkaç yazıda konumuz para olacak. En az diğerleri kadar maddi durum da, kendimizi tanıma yolunda önemli bir yere sahip. İrlandalı yazar Jonathan Swift’in dediği gibi: ‘Bilge kişi, parayı her zaman aklında tutmalı ama kalbinde asla’. Hayatınızda hiç paraya sıkıştınız mı? Maddi olarak zorluk çektiniz mi? Bu durum…

  • Kendini Nasıl Tanırsın: Süreç ve Sınırlar

    Kendimizi tanıyamamaya devam. En başta söylemiştim, kolay bir iş değil. Onlarca engel ve zorluk var ama deneyerek, çabalayarak, vazgeçmeyerek bir yerlere varmaya çalışıyoruz. Hiçbir efor boşa gitmiyor, kendimiz için harcadığımız her an bizi daha da ileriye taşıyor. Bugün konuşacağımız şey yine engeller ama bu sefer kafamızın içindeki engeller, içimizdeki fren mekanizması. Eminim, birçok kez bir…

  • Kendini Nasıl Tanırsın: Geçmiş Güzel Şey

    Bugün problemleri değil, güzellikleri düşüneceğiz ve geçmiş konusunu kapatacağız. Düşündüğümde beni mutlu eden ve bugün dahi neşemi artıran anlar var mı? Geçmişe takılı kalmak mı yoksa geçmiş nasıl olursa olsun kendini motive edebilmek mi? Bugünümü iyi yapacak geçmişten aldığım en büyük ders ne? Geçmiş ve bugün arasında bir denge sağlanabilir mi? Geçmişim bugüne ışık tutuyor…

  • Herkül, NoDo, Sevilya

    Her şehrin efsaneleri ve hikayeleri vardır. Kendine özgü sembolleri, kahramanları, destanları… Zengin bir tarihe ve kültürel çeşitliliğe ev sahibi yapmış Sevilya’da da bunlardan bol bol vardı. Bunların arasında şehri en iyi temsil eden ise Herkül ve NoDo sembolleriydi. Herkül ve NoDo sembolleri, şehri en iyi temsil eden beni de en çok etkileyen sembollerdi. Şehri dolaşırken…

  • Prag

    Gezi yazısı yazmayı pek becermiyorum. Çünkü bir şehre beklentiyle, gezilecek yerler listesiyle gidilmesi, günlerce gezmem lazım diye koşuşturulması doğru gelmiyor. Bazen gittiğim yerde hiçbir turistik yeri görmediğim ve öylece oturduğum oluyor. Şehrin havası beni içine çekiyor ve orada yaşıyormuşcasına hareket etmek hoşuma gidiyor. Kimi zaman bir kafede ya da barda buluyorum kendimi. Oralı insanlarla tanışıyor,…

  • Doğu Almanya Müzesi (DDR)

    NOT: Aşağıda bahsi geçen her şey gerçek ve yaşanmıştır. Herhangi bir gönderme içermemektedir. Daha önce önünden defalarca geçmeme rağmen hem lokasyonu hem de turist kandırmak için gibi duran tabelası yüzünden girmek istememiştim. Bu sefer yağmur sebebiyle bir şansı hakketti. Eskinin Doğu Almanya’sında geçirdiğim 5 yıldan dolayı mı; yoksa o döneme duyduğum ilgiden dolayı mı bilmiyorum…

  • Göbekli Tepe

    Restorasyon harikaları için böyle buyurun efenim, şimdi de sıra Göbeklitepe’de.. (Soran olursa, muhteşem bir medeniyeitn üzerinde oturuyoruz, ee az biraz da, oturtuyoruz diyin. Durumu çaktırmayın) Bundan üç sene önce Bergama Zeus Sunağı’nı tartışmıştık birisiyle. Almanlar çaldı bunu diyordu, ben de iyi ki çalmışlar demiştim. Yağmacı bir milletiz demiştim. Alınmıştı. Biraz önce avrupada şehirlerin tarihi meydanları…