Mutluluğa nasıl ulaşabilirim ya da mutluluk nasıl başarılır? Ne sıklıkla dışarıda bir yerlerde beni mutlu edecek şeyler olduğu düşüncesine ne sıklıkla kapılıyorum? Ne kadar sıklıkla birisi ya da bir etkinlik beni mutlu ediyor? Aklımdan hiç çıkmayan mutlu anım nasıl öyle özel bir anı olabildi?
Geçen bölümde olduğu gibi bugünkü sorulara da, mutluluğu bir hedef olarak görerek değil; nasıl memnuniyeti artırabiliriz şeklinde bakıyorum.
Memnuniyeti artırmanın en iyi yolu ise, kendimizle barışmak bence. Komplekslerimizden kurtulmak, her şeyi kişisel algılamamak ve hayatı olduğu gibi kabul etmek. Bunu başarmanın en iyi yolu ise, kendimizi dikkat dağıtıcı öğelerden mümkün olduğunca uzak tutmak ve kendimize yaklaşabileceğimiz, kendimizle baş başa kalabileceğimiz zamanı yaratabilmek.
Dikkat dağıtıcı öğelerden ayırmayı biraz daha açarsak, bu partnerinizle, ailenizle, sevdiklerinizle daha çok vakit geçirmek olabilir mesela. Sahip olduklarınıza daha çok sarılmak, iyi hissetttiğiniz aktiviteleri daha çok benimsemek olabilir. Aynı şekilde hedeflerinizi gözden geçirmek, gerçekçi hedefler koymak ve o hedeflere odaklanmak da, sizi dikkat dağıtıcı öğelerden koruyacaktır. Çünkü insandığınız ve iyi hissettiğiniz şeyleri yaptığınızda mutluluğu dışarıda, farklı yerlerde aramayı bırakacaksınız, tıpkı iyi hissettiğiniz insanlarla olduğunuzda sürekli başka bir çevre aramayacağınız gibi. Böylece kıyaslamayı, neden böyle değilim diye düşünmek yerine; kendinizi olduğu gibi kabul edecek ve dışarıda gördüğünüz ve özendiğiniz kişi olmak yerine kendi içinizden geldiği gibi biri olacaksınız. Aslında her insanın özel olduğunu ama dış etkiler sebebiyle kendi özünüzden ne kadar uzaklaştığınızı farkedeceksiniz.
Aklınızdan hiç çıkmayan ve hatırladığınızda bile sizi mutlu eden bir anı düşünün. O anı özel yapan neydi?
Bu soruyu özel yapan şey aslında, mutluluk ve hayattan memnuniyet anlamında size en iyi ipuçlarını veren soru olması.
O anı güzel yapan nedenler; güçlü duygusal içerik, kişisel önem, paylaşılan bir tecrübe ya da o anın benzersizliği olabilir.
Örneğin; sevdiğiniz biriyle yaşadığınız güzel bir an, sizi duygusal olarak besleyen bir an(belki sadece sarılmak), sizi ölümün eşiğine getiren ama hayata dair çok şey öğreten bir an, hedeflediğiniz ve başardığınız bir an, özel bir gün, sizi diğer insanlarla bağlayan bir etkinlik ya da tamamen umulmadık bir gün… Örnekler çoğaltılabilir.
Soruyu sadece o ana kadar yaşadığınız her geçen sene için düşünmeyin; o gün neler sizi mutlu etti, o hafta neler sizi iyi hissettirdi, o ay neler güzeldi gibi düşündüğünüzde; aslında mutlu olmanın o kadar da zor olmadığını; memnuniyetsizliğin aslında kendi kendimize yarattığımız bir sıkıntı olduğunu da farkedeceksiniz.

Leave a comment